Kandemir, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, 8. Olağan Kongre sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyanın çok kritik bir süreçten geçtiğini belirten Kandemir, terör devleti İsrail’in Filistin’de soykırım uygularken şimdi de Lübnan’a saldırdığını söyledi. Dolayısıyla çatışmalar adeta yavaş yavaş bizim sınırımıza doğru gelmekte ve bu İsrail saldırganlığının ülkemize yaklaştığı bir dönemde, bölgemizde gerilim yükselirken partimizin, teşkilatımızın sorumluluğunun arttığını düşünüyoruz.
Kandemir, Türkiye’yi bu ateş çemberinden uzak tutacak ekibin Cumhur İttifakı kadroları olduğuna, tecrübeleriyle birikimiyle, vizyonuyla Cumhur İttifakı kadrolarının bu yaklaşmakta olan bölgenin içine düştüğü çatışmayı, dünyanın içine düştüğü maalesef ahlak erozyonuyla baş edebilecek, bu konuda dünyaya, Türkiye’ye söz söyleyebilecek kadrolar olduğuna inanıyoruz. Bakış açımızı yaklaşan 8. Olağan Kongre sürecimizi de aslında buradan ilham alarak başka bir anlam yükleyerek değerlendiriyoruz. Dolayısıyla sadece Türkiye içerisinde sahada siyaset yapan ve milletle kucaklaşan kadrolar kadar, dünyayı tanıyan, yaklaşmakta olan tehlikeleri gören, Türkiye’nin vizyonunu, özgürlük anlayışını ekonomik refahıyla ilgili iddiasını bizim Türkiye Yüzyılı olarak ifade ettiğimiz ufkunu, paylaşabilecek arkadaşlarımızdan oluşacak kadroların teşekkülü olarak, kadrolarımızın gözden geçirilip belli yerlerde kadrolarımıza yeni arkadaşlarımızın daveti olarak görüyoruz.
AK Parti’nin çok seçici bir şekilde kadrolarını oluşturan bir siyasi hareket olduğunu dile getiren Kandemir, sandıkta milletin kendine söylediklerini de titizlikle ele aldıklarını belirtti. Bizler milletin kurduğu bir siyasi hareketiz. Milletin bize söylediklerini çok şeffaf bir şekilde konuşabilme, tartışabilme ve varsa eksiklerimiz bununla yüzleşebilme cesaretini taşıyan bir siyasi hareketiz. Dolayısıyla başta 31 Mart’ta vatandaşımızın bize söylediği, bütün Türkiye’de bize verdiği mesajı almış, bunun da gereğini yapmakta olan ve yapan bir siyasi hareketiz.
AK Parti kongrelerinin diğer siyasi partilerden farklı olarak “bir koltuk kapma”, “bir makam edinme” yarışını ihtiva etmediğini aktaran Kandemir, “AK Parti kongreleri bir kardeşlik havası içerisinde geçer ve arkadaşlarımız Türkiye adına, partimiz adına, memleketimiz adına, insanlığı daha iyiyi yapmak için birbirleriyle yarışırlar. Dolayısıyla bizim yarışımız diğer siyasi partilerden farklı olarak bir koltuk ya da makam kapma yarışını ihtiva etmez.” açıklamasında bulundu.
AK Parti’nin 11 milyonun üzerinde üyesi bulunduğunu ve 2,5 milyon üyenin delege seçimlerinde oy kullandığını aktaran Kandemir, “Bu bile aslında AK Parti’de bizim 8. Olağan Kongre sürecini hangi yaygınlıkta ve nasıl bir demokrasi anlayışıyla yöneteceğimizin ilk işaret fişeği diye düşünüyoruz.” dedi.
Bir yandan delege seçimlerini yaparken, bir yandan da kongrelerin aklı olması açısından, “Türkiye Buluşmaları” çalışmalarını yaptıklarını anımsatan Kandemir, bütün milletvekillerinin, MKYK üyelerinin, bakanların şehirleri adeta hallaç pamuğu gibi bütün ilçelerini, mahallelerine varıncaya kadar, toplumun bütün kesimleriyle buluşmak suretiyle ziyaret ettiklerini anlattı.
Türkiye buluşmalarında finali yarın Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Haliç Kongre Merkezi’nde saat 17.00’de yapacaklarını duyuran Kandemir, aynı zamanda 12 Ekim’de başlayacak kongrelerin de startını vermiş olacaklarını bildirdi.
AK Parti’nin sorumluluğunun gün geçtikçe arttığına dikkati çeken Kandemir, milletin kendisine dair meselelerin çözümünde adres olarak AK Parti’yi gördüğünü söyledi. “Kongrelerimizi, milletle kucaklaşmanın, bir kere daha milletimizin partimizin yol haritasını tayin edeceği, dolayısıyla milletle beraber inşa edeceğimiz bir süreç olarak görüyoruz.” diyen Kandemir, şunları kaydetti:
Erken seçim tartışmalarıyla ilgili de Kandemir, şu değerlendirmelerde bulundu: “Milletin hiç gündeminde olmayan bir meseleyi eğer siyasetçi tekrar tekrar gündeme taşıyorsa hem motivasyonu bambaşkadır hem de hiçbir anlamı yoktur. Bizim hiç böyle bir tartışmamız yok, böyle bir gündemimiz yok. Milletimiz nihayetinde Cumhur İttifakı’na, AK Parti’ye bir yetki vermiştir. Bu yetkiyi de sonuna kadar kullanmak niyetindeyiz. Ülkemizin hem bölgesel hem kendi içerisinde sorunları var. Bu sorunları çözmemiz lazım. Gereksiz tartışmalarla siyasette suyu bulandırmanın hiçbir anlamı yok. Biz CHP Genel Başkanı’nın bu gereksiz tartışmaları bırakıp varsa Türkiye’ye, Türkiye’nin meselelerine dair söyleyecek sözü, onları kürsülerde söylemesini arzu ederiz ve bekleriz.”