Zerin Kılınç’ın ölümüyle ilgili hukuki süreç devam ederken, Kılınç ailesi olaydan 10 gün sonra evde bulunan uyuşturucu malzemeleri teslim etti. Bu malzemeler naylon poşetler, alüminyum folyo, uyuşturucu kullanım aparatı ve hassas teraziydi. Savcılık, bu malzemelerle ilgili olarak Yılmaz Sazak’a ‘uyuşturucu madde ticareti’ suçlamasıyla dava açtı. Sazak, mahkemede malzemelerin kendisine ait olmadığını ve uyuşturucu kullanmadığını iddia etti.
Mahkemede tanık olarak dinlenen Kılınç’ın kız kardeşi Aysun, evde dağınıklık ve uyuşturucu kullanım malzemelerinin olduğunu belirtti. Ablalarının ölümünden sonra evde buldukları malzemeleri savcılığa teslim ettiklerini ifade etti. Aysun, ablasının otopsisinde uyuşturucu bulunduğunu ancak sanığın kanının alınmadığını ve bu durumun acılarını artırdığını söyledi. Kılınç ailesinin avukatı Ahmet Seyhan ise olay yerinin mühürlenmemiş olmasını ve eksiklikleri dile getirdi.
Mahkemede, Sazak’ın avukatı, Kılınç’ın müvekkiline gönderdiği mesajlarda ‘torbacı’ ifadesini kullanmasını sordu. Sazak, bu ifadenin ten rengi ve sakalıyla alakalı olduğunu belirterek açıklama yaptı. Mahkeme heyeti, savunmalar ve tanık ifadeleri sonrasında duruşmayı ocak ayına erteledi. Bu süreçte Yılmaz Sazak hakkındaki beraat kararı Yargıtay’a taşındı.
