Mardin’de elektrik ustası olarak çalışırken 2012 yılında motosiklet kazası geçiren İbrahim Çamurdaş, baba mesleği olan tespih üretimine başladı. Zamanla ustalaşan Çamurdaş, atölyesinde kehribar tespihleri üretmeye başladı. Bu tespihleri Kuveyt ve Dubai gibi Orta Doğu ülkelerine ihraç eden Çamurdaş, tespihlerin 30 bin dolara kadar alıcı bulduğunu belirtiyor. Çamurdaş, Mardin’in tanıtımına da katkı sağladığını söylüyor.

İbrahim Çamurdaş, kehribar tespihlerinin birçok işlemden geçtiğini ifade ediyor. Tespihi kesip ufak tanelere ayırdıktan sonra delim ve kesim işlemlerini gerçekleştiriyor. Daha sonra kuru torna ve ince işlerle tespihleri şekillendiriyor ve parlatıyor. İpten geçirip parlatma işleminden sonra tespihler kullanıma hazır hale geliyor.

Çamurdaş, tespih malzemelerinin genellikle sıkma kehribar ve katalin olduğunu belirtiyor. Damla kehribarın soyu tükenmiş bir çam ağacının reçinesinden elde edildiğini söylüyor. Ayrıca, diğer malzemeler arasında kaplumbağa kabuğu, fildişi boynuzu ve deve kemiği de bulunuyor. Özel siparişler üzerine tespihler yaptıklarını ve müşterilerin isteğine göre tasarımlarını gerçekleştirdiklerini ifade ediyor.

Tespih koleksiyoncusu Süleyman Çelik ise 100’den fazla özel koleksiyona sahip olduğunu belirtiyor. Çelik, tespihlerin manevi değerinin maddi değerinden daha önemli olduğunu söylüyor. Tespih çekmenin stresi azaltmada ve rahatlamada büyük etkisi olduğunu belirtiyor ve tespih çekmenin manevi bir haz olduğunu vurguluyor.

Bu özgün ürünlerin üretimi ve koleksiyonunun oluşturulması, tespih sanatının Mardin’de daha fazla yaygınlaşmasını sağlıyor. Bu sanatın devam etmesi ve gelişmesi için Çamurdaş ve Çelik gibi ustalara ihtiyaç olduğu belirtiliyor.

Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir